Yaylamızın Kuzeyi..
Kurtlu kuyu, eskinin çamaşır yıkama yerleri..
Cemil Şimşek rahmetlinin yıkılmaya yüz tutan evleri..Ahiret evleri güzel olsun inşallah..
Güllülerin samanlık..
Seyit Ali Doğan dayıların yeni evleri...
Gölet deresi. Acaba nasıl oluşmuş.??
Yıkılan Çeçenistanda bir garip yavru..
Kabe-i Muazzamanın içi...
1970 li yıllar..İnceöz camisinden bir namaz sonrası...
NE GÜNLER GELMİŞ GEÇMİŞ???
***Albayrakların dedesi Aziz dedeye DEDEDAYI denirdi.İki kere evlenmiştir.Hanımının birisi Resüllerden Süslü Fatma dır.Bu süslü Fatma dan ,Kamile,Aziz,Fatma,Dürdane nin babaları Hüseyin Albayrak ve Durkız adında bir kızı olmuştur.Durkız küçük yaşta ölmüştü.
İkinci hanımı ise Yine Fatma Alikuşlardan yani Emetlerden.(Kocabıçaklar dan)Bu hanımından Ömer Albayrak ve Necati Dayının Ölen hanımı Durkız olmuştur.
***Hüseyin Gazi Bey in babasının Seyitmehmet dayının dedesinin adı Durmuş tur.Bu zaat deve ile hacca gitmiştir.Babasının adı Hüseyin dir.Halası Hasançavuşlardan Ayşe Ebe dir.Hacıdurmuş,Büyükkörağa(Asıl adı Mustafa dır),Ahmet dede kardeştir.Sonraki Körağa nın adı Mehmet tir.
***Hatıplar sülalesine eskiden HACIVELİLER denirmiş.Hacıveli,Hacısayit,Hacıosman üç kardeşmiş.
Hacıvelinin Hüseyin,Muharrem ve Osman diye üç oğlu dört kızı varmış.
Hacıosman at ve katrla taşımacılık yaparmış.Parayla nakliyecilik.Kikor diye bir rumun yükünü götürürken Gerede den Ankara ya , köprübaşını geçince Karacakaya köyü civarında Hacı Osman sabah namazı kılıyormuş.Namaz kılarken bu Kikor tarafından ölürülmüş.Kikor hayvanlarını da alıp kaçmış. Arkadan gelen Koca İsmail (Gürbüz lerin dedeleri) tarafından bulunmuş.Ankara ya ve köye haber salınmış.Vefat ettiği yere defnetmişler.
Hacısayit ise alim bir zaat imiş.Çocuğu olmamış.İstanbul a gidip yerleşmiş.Evlatlık almış.İstanbul da ilimle meşgul olmuş. Hacıveli,Hacısayit,Hacıosman üç kardeşin üçüde hacca gitmişler.Onun için hacı lakabı verilmiş.
***Dündar lara Aliağa lar denir.Aliağa denin Hanımı Köken Ebe dir.Köken Ebe Ozmuş ludur. Köken ebenin ilk kocası Özmuş ludur ve seferberlikte şehit olmuştur.Hatıpebe şehit kızıdır. Köken ebe daha sonra karapazarlı kocasının kardeşi(Kaynı) olan Ahmetağanın oğlu hüseyin ile evlenmiş.Bu eşi de Zonguldak ta maden çıkarırken ölmüştür.Köken ebe ondan sonra İnceöz lü Dündar ların dedesi Aliağa ile evlenmiştir.Yanında oğlu Bekir (Emine Albayrak ın ilk eşi)ve kızı Kezban(Hatıpebe )İle gelmiştir.Köken Ebe nin Aliağadan Nazife,Anakız,Hacıkemal ve Ayşedudu diye çocukları olmuştur.
Nazife,Mustafa Kamal Kaya,nın annesi Pelitçikte evliydi,
Anakız,Halil,Muzaffer Yıldırım ların anneleri.
Ayşedudu,Bünyamin Hoca nın eşi,Hacıosman,Nazım,Mustafa Doğanay ların annesi.
Hacıkemal,Ali,Ahmet,Hüdai,Yüksel Dündar ların babaları.
***Osmanlı nın son yılları ve Cumhuriyet in ilk yıllarında en önemli geçim kaynaklarından biri de Zonguldak ta (Kömür ocaklarında kömür çıkarma işinde)çalışmaktı.Zongüldak a yürüyerek gidilir gelinirdi ve bu yolculuk üçdört gün sürerdi.Yolculuk çok zor geçerdi.Yolculuk esnasında Han ve Oda larda yatılırdı. Gurbette çalşmaya" Kazanma" denirdi. Bu çalışmada iyice para biriktirince köye dönerlerdi.Ocakta çalışmaktan yüzleri,bedenleri simsiyah olduğu için gündüz köye giremez akşamı beklerlerdi.Akşama kadar
çukurun dipte beklerler ve Doymuş çayında temizlenmeye çalışırlardı.Deterjan olmadığından iyice temizlenemez ,köye girmek için akşam karanlığı beklenirdi.Zenci gibi halimizi kimse görmesin diye..
ÇAMBAŞLAR
Köyümüzün en uzunboylu ve en kuvvetli insanlarının sülalesi.
Osman Şimşir in babası Hüseyin anne adı Dudu dur.(Dudu=Tuti..Güzel sesli,ince,kibar anlamına)Babasına KütHüseyin derlermiş.Mısır toplama işçiliği için karadeniz e giderken Devrek Irmağı na düşmüş.Islanmış ve hastalanıp topal olmuş.Romatizma olmuş.Bundan dolayı Küt Hüseyin derlermiş.Küt Hüseyin in Veli diye bir amcası varmış.Veli nin çocukları Osman,Yumak Hala,Durayşa Ebenin annesi Haççukebe,Kultaklı Azmi nin annesi Kezban Ebe.
Küt Hüseyinin kardeşleri,Arife Ebe.(OmarIrzası nın annesi)
KütHüseyin in Çocukları:Osman(Çambaşosmanı),Ayşa,Fadime(Peçenekli Hasanefendi ve Mehmet in Anneleri),Durmuş(Okka) ve Veli dir.(Çambaşların Veli)
Şimdiki camiden önceki caminin (1962 de restore edilen cami) minare direğini dikememişler.Çok uğraşmışlar.Sonunda Çanbaş Osmanı nın dedesi DURMUŞ DEDE direği dikmiş.Çok yiğit,uzunboylu ve kuvvetliymiş. Yılanlı köprüsünün bel ağaçlarını,Bayındır kırkkaya daki köprünün belağaçlarını da Çambaş dede yatırmış.Çok uzun boylu ve büyükçe kafalıymış.Onun için çam gibi,Çambaş demişler.
Şunu belirtmeden geçmemek lazım.Eskilerde belki fakrlik vardı.Yoksulluk vardı.Ama insanlar,akrabalar ve komşular arasında çok aziz bir yardımlaşma vefa ve insanlık vardı.Çok yüksek bir ruh ve terbiye vardı.Hani Eshabı kiramdan biri bir savaştan sonra savaş meydanını ziyaret ediyor.Yakın akrabasından biri ağır yaralıdır.Su içirmek istiyor.Akrabası yanında sahipsiz bir yaralının su dediğini duyunca, suyu önce ona ikram etmesini istiyor.Ona götürünce o zat bir yanındakinin sesini duyup önce ona götür diyor.Su üçüncu kişiye varınca vefat ettiği görülüyor.Geri döndüğünce 2. nin ve 1. nin de vefat ettiğini görüyor.Su elinde kalıyor.Ashabı kiram böyle yüce idi.Eskiden köylülerimiz de öyle terbiyeli,yardımsever ve birbirini düşünürdü.
GÖZÜMÜZ GİBİ SEVDİĞİMİZ ASKERİYEMİZ NE HALLERE NE KEYFİLİKLERE DÜŞÜRÜLMÜŞ. İNSAN ANCA BU KADAR SORUMSUZ OLABİLİR